Herakleitos Üzerine


Herakleitos Antik Yunan'da yaşamış saygıyı hak eden birkaç büyük isimden biridir. Fragmanları en çok sayıda günümüze ulaşan kişidir ayrıca. Ben önceden çok bilmezdim. Arkhe olarak ateşi sunması onu ilk öğrendiğim dönem bana saçma gelmişti. Sonuçta Thales su demişti ve su ateşi söndürürdü. Lâkin biraz araştırınca Herakleitos hakkında fikirlerim baya değişti. Önce Herakleitos hakkında normal hayatına sonra felsefî düşüncelerine değineceğim.

Herakleitos günümüze en çok fragmanı ulaşan kişi olmasına karşın hakkındaki bilgiler diğer filozofların onun hakkında yazdıklarına dayanmaktadır. Bir iddiaya göre Ephesos'un kurucusu olan Androklos'un ailesine mensuptu ve krallığı kardeşine bırakmıştı. Herakleitos'un Ksenophanes'in öğrencisi olduğunu düşünenler olsa da Herakleitos onu çok güzel eleştirmiştir. Ayrıca Herakleitos kendi kendine öğrenme stilini daha çok uygulayan biridir ki ölümü de bu şekilde gerçekleşmiştir.

Herakleitos mevcut düzeni ve toplumu protesto amaçlı Artemis tapınağına çekilmiş ve orada çocuklarla taş oyunları oynamıştır (Çocuk figürü Herakleitos'un eserlerinde de sıkça karşımıza çıkan ve saflığın simgesidir). Kendisine bunu neden yaptığını soranlara bunun kentteki politik durumla ilgilenmekten daha evlâ olduğunu söylemiştir. Herakleitos için çocuk ne kadar saf ve temizse, halk ve politika o kadar kirlidir. Her ne kadar halkı sevmese de zaman zaman gelip onlara uyarılarda bulunmuşlardır. Herakleitos, yazılarını ve konuşmalarını çok güç anlaşılır, karanlık bir üslup ile, özdeyişler biçiminde ortaya koyduğundan İlk Çağ’da ona “karanlık Herakleitos” denmiştir. 

Herakleitos'un arkhesinin ateş diyip geçilmesine karşı biriyim. Herakleitos'un asıl arkhesi ne apeiron ne su ne de başka bir şey gibidir. O evrenin sürekli devinim ve değişim içinde olduğunu fark etmiş ve bunu doğanın temel bir niteliği olarak görmüştür(nitekim öyledir). Ateş hareketi ve değişimi ifade eder. Ateş varoluştur. Ateş, varoluşun nasıl olduğunu ifade eden bir süreçtir. Değişim meydana gelirken ateşin yani tözün miktarı değişmez. Bu sayede değişme meydana gelirken diğer açıdan miktar değişmediği için her şey sabit gibi gözükür. "Aynı ırmağa iki kez giremeyiz." demişti. Zira ikinci kez ırmağa girdiğimizde girdiğimiz su da kendimiz de farklıdır. Yani kişinin dünkü hâli ile bugünkü hâli hatta sabahki hâli ile akşamki hâli birbirinden farklıdır. 

Herakleitos ayrıca dünyanın bir karşıtlıklar tarafından belirlendiğiydi. Meselâ hiç hasta olmasak sağlığı bilemeyecektik. Hiç aç kalmasak tokluğu anlayamayacaktık. Hiç savaş olmasa barışı bilmeyecektik ve hiç kış gelmese baharın da geldiğini fark etmeyecektik. Yani her şey zıttı ile mümkündür. Bu argüman kötülük problemi konusunda birçok filozofun kullandığı bir argüman olmuştur.

Herakleitos bir çeşit panteist idi. Tanrı yahut tanrısallık bütün dünyayı kapsayan bir şey. "Tanrı hem gece hem gündüzdür, hem kış hem de yazdır, hem savaş hem barış, hem açlık hem de tokluktur." demişti. Tanrı derken mitlerdeki tanrılar kesinlikle değildi. Tanrı kelimesi yerine de "logos" (akıl) demekteydi. İnsanlar olarak aynı şekilde düşünmesek ve aynı akla sahip değilsek bile doğadaki kanunu, evrende olup bitenleri uygulayan bir dünya aklı olmalı. Bu dünya aklına insanlar uymalıdır oysa insanlar uymaz. Herakleitos bu sebeple insanların düşünceleri onun için çocuk oyunlarından ibaretti.

"Pante rei." "Her şey akar."

Yorumlar